Ege’de “Erken Cumhuriyet Devrinde Ziraî Mekanizasyon” anlatıldı
Ege Üniversitesi (EÜ) Ziraat Fakültesi tarım Makinaları ve Teknolojileri Mühendisliği Kısmı tarafından “Erken Cumhuriyet Devrinde Ziraî Mekanizasyon” bahisli sunum gerçekleştirildi. Aktiflikte konuşmacı olarak EÜ Ziraat Fakültesi tarım Makinaları ve Teknolojileri Mühendisliği Kısım Lideri Prof. Dr. Bülent Çakmak yer aldı. tarım Makinaları ve Teknolojileri Mühendisliği Kısmı tarım Traktörleri Laboratuvarında gerçekleşen aktifliğe Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Banu Yücel, Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Özer Hakan Bayraktar, Ziraat Fakültesi tarım Makinaları ve Teknolojileri Mühendisliği Kısım reis Yardımcısı Doç. Dr. Dilek Yazgı, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyeti kurarken tarıma ve toprak sahibine verdiği pahadan bahseden Prof. Dr. Çakmak, “Cumhuriyet ve Atatürk haftası içerisindeyiz. Cumhuriyetimizin 99’uncu yılını Aka bir kıvançla kutluyoruz. Bu sunumu yapma gayemiz kısım öğrencilerimize Erken Cumhuriyet yıllarındaki faaliyetleri aktarmak. Atatürk, yaptığı her konuşmasında tarımın ehemmiyetinden bahsediyor ve ziraî çalışmaların da memleketimizi ne kadar geliştireceğini anlatıyor. Köylünün kıymeti üzerine konuşmaları bulunuyor. Atatürk’ün ‘Türkiye’nin gerçek sahibi ve temel efendisi gerçek Müstahsil olan köylüdür’ diye bir kelamı de var. Köylü ve köylerin hükmî yapısı üzerine Fazla düşünüyor ve bu bahislerde Değerli planlar yapıyor. Kalkınma ve Besin sorununun ortadan kaldırılması için öncelikle köylünün refahının sağlanması gerektiğini düşünüyor. Atatürk halkı dinleyerek kararlar alıyor. Daha sonra Yeni Cumhuriyetin meclisine getiriyor bu fikirleri. Aşar vergisinin kaldırılması da bunlardan biri. 1927 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin mali bütçesi yaklaşık 117 milyon lira. Köylüden aşar vergisi alınmadığı için bu bütçe 40 milyon lira kayba uğruyor. Buna Karşın Atatürk, vergiyi almıyor. ‘Köylüsü ve çiftçisi olmayan bir ülke, ülke değildir’ diyor. Hasretle minnetle anıyoruz kendisini. Âlâ ki bizim başkanımızdı düzgün ki bize Cumhuriyeti İkram etti” dedi.
Türkiye’deki tarım ve mekanizasyon çalışmalarının gelişmesinde ülkede yaşayan Türlü azınlıkların da Değerli katkıları olduğunu belirten Prof. Dr. Çakmak, İngiliz konsolosluk raporlarındaki evraklara nazaran Yunanistan’ın Teselya bölgesinden gelen ve Çağdaş tarıma aşina olan Türk göçmenleri, tarım makinelerinin kullanımını Anadolu’ya taşımışlar. İzmir’in barışçıl, demokratik ve multikültürel bir yapısının olması da bizim Değerli bir kültür varlığımız. Ülkemizdeki Levantenlerin de mekanizasyon tarihimizin gelişmesinde ve çalışmaların yürütülmesinde Değerli katkıları var. Kendi öğrenmiş oldukları teknolojiyi ve yapmış oldukları çalışmaları bulundukları yere taşımışlar. Levantenler yalnızca doğduğu yere değil, doyduğu yere de sahip çıkarak orayı kalkındırmayı ve oradaki insanları geliştirmeyi hedefleyen bir kitle” diye konuştu.
Erken Cumhuriyet Dönemi’ndeki faaliyetlerden bahseden Prof. Dr. Çakmak, “11 Tane tohum araştırma tesisi kuruluyor ve Kıymetli işler yapıyorlar. Köylünün kalkınması ve kredi gereksiniminin karşılanması sebebiyle bir banka açmak isteniyor. Köylünün finansmanı ve korunması için Ziraat Bankası kuruluyor. Zirai Kredi Kooperatifi Kanunu çıkarılıyor. Gazi Mustafa Kemal kooperatifleşmeye Fazla Ehemmiyet veriyor. Atatürk Orman Çiftliği Fazla Kıymetli yapılardan biri. Burası olmazın oldurtulduğu bir yer. Ayrıyeten toprağı devirip parçalayarak fizikî yapısını kültür bitkileri için elverişli hale getiren aletlerden biri olan pullukların üretilmesi teşvik gayesiyle pulluk fabrikalarının destelendiği Pulluk Kanunu çıkarılıyor. Farklı ülkelerden gelen traktör üreticileri için şubeler açılıyor. 1920’de 183 olan traktör sayısı 1928’de neredeyse 10 kat artıyor. çok Önemli bir mekanizasyon girdisi gerçekleşiyor” dedi.
Sunum sonrasında tarım Makinaları ve Teknolojileri Mühendisliği Kısmı öğrencilerinden oluşan “ORTAM” (Orkestra tarım Makineleri) kümesi sahne aldı. Kısım Lideri Prof. Dr. Bülent Çakmak ile Kısım reis Yardımcısı Doç. Dr. Dilek Yazgı da solo performanslarıyla izleyicilere keyifli dakikalar yaşattı. İştirakçiler, dağıtılan Türk Bayraklarını sallayarak daima bir ağızdan İzmir Marşı’nı söyledi. Program, aktifliğe katılan konuklara ve öğrencilere Kısmın klasik olarak her Yıl yaptığı köfte-ekmek ikramıyla nihayet buldu.
Kaynak: (BYZHA) – ak Haber Ajansı
