Başkan Yılmaz, İBB Meclisinde yaptığı konuşmada afetlere hazırlık, İSTAÇ yatırımları, Sıfır Atık projesi, İBB’ye emekçi alımları üzere bahislerine değinerek İstanbul’un meselelerini gündeme taşıdı. Silivri için de iletiler veren Lider Yılmaz, İSTAÇ’ın tesisleri olan ilçelere müspet ayrıcalık tanınması gerektiği davetini yineledi. İBB Meclisi 2021 yılı Şubat ayı 1.oturumunda konuşan MHP Küme Başkanvekili ve Silivri Belediye Lideri Volkan Yılmaz, Şubat ayı içerisindeki değerli gün ve haftalara yönelik bildiriler vererek devlet, siyaset ve sanat insanlarını andı. Lider Yılmaz, İstanbul’un afetlere hazır olmadığını söz ederek, yapılacak çalışmalara yük verilmesi gerektiğini söyledi ve bilhassa afet şuuru eğitimlerine işaret etti. Katı atık ayrıştırma merkezlerinin kurulması gerektiğini hatırlan Lider Yılmaz, öbür yandan İSTAÇ’ın atık tesisleriyle ilgili yatırım yaptığı ilçelere toplumsal hizmet manasında olumlu ayrıcalık tanıması gerektiğini tekrar gündeme getirdi. Medyaya yansıyan İBB emekçi alımları ile ilgili konuşmalara da reaksiyon gösteren Lider Yılmaz, partizanca yaklaşılmasında karşı çıkarak, “Nereden bakarsanız bakın tekrar sınıfta kaldınız. El vicdan, el insaf.” diye konuştu.

“AFETLERE KARŞI ORTAK HAREKET ETMELİYİZ”

Başkan Yılmaz, konuşmasında afetlerle çabada kıymeti bir farkındalık oluşturan 28 Şubat Sivil Savunma Günü’ne değindi. “Bütün hemşehrilerimizi afet şuuruna davet etmek istiyorum.” diyen Yılmaz, “Bu kapsamda İçişleri Bakanlığımız 2021 yılını ‘Afet ve Eğitim Yılı” olarak ilan etti. İstanbul’u afetlere hazır hale getirmek ve afet sonrasında yapılması gerekenleri yapabilmek ismine afet şuuru büyük ehemmiyet taşımaktadır. 39 ilçe ve Büyükşehir Belediyemizin afetle gayrette kıymetli bir evre olan eğitim konusuna da tartı vermesi gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Afetle gayretin ne kadar kıymetli olduğundan hareketle Silivri ilçesinin de heyelan, sel ve zelzeleyle ilgili kırılganlıklarını da göz önüne alarak, Silivri Belediyesi olarak bizim misyonumuz olmasa bile bir Afet Uyum Merkezini inşa ettik. Buradaki temel muradımız afet öncesi yapılması gerekenler, afet sırasında yapılması gerekenler ve afet sonrasında yapılması gerekenleri eğitim olarak Silivri’de yaşayan vatandaşlarımıza verebilmek. Bu kapsamda 10 kişilik bir arama kurtarma grubu kurduk, bunları da AFAD’la ilişkilendirdik. İstanbul’da örneği var mıdır bilmiyorum lakin belediye bünyesinde fiziki kaidelerini tamamlamış bir Afet Uyum Merkezi kurduk. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri ile koordineli bir formda hareket edebilecek.” tabirlerini kullandı.

“43 MİLYON KULLANILDI MI?”

İBB’nin Atık Su Artıma Tesisi imali için aldığı borçlanma yetkisini hatırlatarak konuşmasına devam eden Lider Yılmaz, şunları söyledi: “Pandeminin birinci periyodunda Cumhur İttifakı olarak, Cumhuriyet Halk Partisi idaresinin çok yüklü borçlanma taleplerine kurallı evetler vermiştik. İstanbul’un daha yaşanabilir bir kent olabilmesi için, İSKİ’nin dere ıslahları için, proje bazında getireceğiniz tüm borçlanmalara açık çek vermiştik. Çöp suyu arıtma tesisi ile ilgili de pandemi kurallarında 43 milyon lira bir borçlanmayı meclisimizde İSTAÇ’a vermiştik. Çöp sızıntı suyu; çöplerin, evsel atıkların depolanırken, o atıklardan sızan ve 1 kilogramı 40 ton suyu zehirli bir su haline getirebilen son derece tehlikeli atıklardır. Silivri’de çöp toplama depolama tesisi projesinin olmasına karşın, çöp suyu arıtma tesisi yapılmadığından bu sular Eyüp’e ilkel yollarla kamyonlarla taşınıyordu. Artık ben bu 43 milyon liralık kredinin çöp suyu artıma tesisi imalinde ne kadarının kullanıldığını, çöp suyu artıma tesisine başlanıp başlanmadığını, başlandıysa hangi evrede olduğu, başlanılmadıysa niçin başlanılmadığı ve bu 43 milyon liralık kredinin nerede kullanıldığı, kullanılıp kullanılmadığını merak ediyorum ve İSTAÇ idaresine sormak istiyorum.”

“ÇÖP AYRIŞTIRMA TESİSLERİ SÜRATLİ BİR BİÇİMDE YAPILMALI”

Sıfır Atık konusuna değinerek, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin, liderinin, idaresinin, toplumsal medya hesaplarında, basın toplantılarında ‘Sıfır Atık’ ile ilgili yani evsel atıkların ayrıştırılarak toplanması noktasında kâfi bir şey duymadım.” diyen Lider Yılmaz, şöyle devam etti: “Biz en ilkel prosedürlerle konutlarımızdan topladığımız çöpü Silivri Seymen’deki katı atık toplama merkezinde yalnızca toprağın altına gömüyoruz. Bu çöplerin ayrıştırılması ile ilgili sıfır atıkla ilgili hiçbir çalışmamız olmayacak mı bizim? Buradan İBB idaresine bir davette bulunmak istiyorum. Gelin bu çöpleri kaynağında ayrıştıralım. İki-üç ilçeyi kapsayan ortak bir noktada çöp ayrıştırma merkezleri kuralım. İlçede meskenlerde toplanan çöpler buralara gelsin, plastiği, metali, kâğıdı geri dönüşüme gidecek kısımları ayrılsın. Kalan çöpün bir kısmı da kompost makinaları ile gübre haline getirilsin. Seymen Katı Atık Merkezine yüzlerce TIR ile günlük 12 bin ton çöp taşıyoruz. Gelin bu Sıfır Atık projesine daima birlikte omuz verelim. Çöp Ayrıştırma İstasyonlarını süratli bir biçimde kuralım.

”POZİTİF AYRICALIK İSTEDİ

Katı atık merkezleri ve hafriyat toplama alanları üzere projelerin yapıldığı dezavantajlı ilçelere ayrıcalık tanınması gerektiğini de vurgulayan Lider Yılmaz, “Çevresini, tabiatını kirlettiğiniz, ıhlamur altında çöp kokusunu teneffüs ettirdiğiniz Silivri’nin köylüsüne hizmet noktasında müspet ayrımcılık yapmaya geldiğinde niçin ortada yoksunuz? Dünyanın her yerinde bu tip santrallerin yapıldığı bölgelere lokal yönetimler olumlu ayrımcılık yaparak, spor, kültür, sanat tesisleri yaparlar. ” diyerek İSTAÇ tarafından kâfi ilgi gösterilmemesine reaksiyon gösterdi.

“EL İNSAF, EL VİCDAN DİYORUM”

Geçtiğimiz günlerde medyaya yansıyan CHP’li yöneticilerin İBB personel alımlarıyla ilgili kelamlarına de reaksiyon gösteren Lider Yılmaz, partizanca yaklaşımların yanlışsız olmadığını belirtti. Yılmaz, bahse ait şunları söyledi: “Canlı yayınlarda, kameralar karşısında adalet, eşitlik, liyakat ve ötekisi olmayan, herkesin kendisinden bir kesim bir şey bulacağı İstanbul Büyükşehir Belediyesi… Lakin kapalı kapılar gerisinde yaptığınız toplantılarda, örgütümüz, öbürleri ve ötekiler… Hani arkadaşlar bu kentin ötekisi olmayacaktı? Hani herkes kendisine İstanbul Büyükşehir Belediyesinden bir şey bulacaktı? El insaf, el vicdan diyorum. ‘Örgütümüzü istihdam etmeyi elbette arzuluyoruz. Lakin kanunlar ve yasalar buna mahzur oluyor. Kendileri bu işleri bırakmazsa, bunları çıkartıp yerine sizleri istihdam edemiyoruz.’ üzere tabirler çok acı tabirlerdir.”CHP sıralarından “Ne var bunda?” diye yanıt verilmesine de çıkışan Lider Yılmaz, “İki seçim ortasında her biri ailesinin kahramanı olan binlerce insanı kapının önüne koymak… Ne var bunda değil mi? Bunların anneleri babaları siz kapının önüne koyun diye mi üniversitelere yolladılar? Başınızı önünüze eğmeniz gerekirken, ne var bunda diyorsunuz. Nereden bakarsanız bakın tekrar sınıfta kaldınız. Kamu önünde yaptığınız konuşmalara da, örgüt toplantılarınızda yaptığınız konuşmalara da riayet edin. Yani riayet etmeniz gereken bahis ne? Adalet, eşitlik, ehliyet, liyakat.” tabirlerini kullandı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı